Twitter
03 Aralık 2017 Pazar

Başbakan Binali Yıldırım, "3 Aralık Dünya Engelliler Günü" dolayısıyla düzenlenen etkinliğe katıldı.

Gerçekleştirilen reformlarla büyük mesafeler aldıklarını, sosyal politikaların eksenine insanı yerleştirdiklerini ve insanın memnuniyetini esas aldıklarını belirten Yıldırım, "İnsanı yücelt ki devlet yücelsin, insanı yaşat ki devlet yaşasın prensibini asla unutmadık, gözardı etmedik. Engelli vatandaşlara hizmette yönetim zafiyetini ortadan kaldırdık. Yerel yönetimlerimiz, adeta bir zihniyet devrimi yaşadı ve güzel hizmetlere imza attılar. Yasal düzenlemelerde ise işe ilk olarak kanunlarımızdaki aşağılayıcı ifadeleri çıkararak başlardık. Çürük, sakat, özürlü gibi ifadeleri metinlerin dışına attık. 2005'te Türkiye'de ilk defa Engelliler Kanunu'nu biz çıkardık." diye konuştu.

Yıldırım, engellilere ayrıcalığı bir insan hakkı olarak anayasal güvenceye alarak anayasada böyle bir değişiklik yaptıklarını dile getirerek, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı sırasında, ulaştırma ve haberleşme faaliyetlerinin bütün alanlarını engelli vatandaşların kullanımına uygun hale getirmek için çalışmalar başlattıklarını vurguladı.

Bu konuda henüz istedikleri yerde olmadıklarına dikkati çeken Yıldırım, kamu kurumları başta olmak üzere bütün kurumlara engellilerin hiçbir engelle karşılaşmadan ulaşması için ne gerekiyorsa yapılacağını, bakanlıkların da bunun takipçisi olacaklarını ifade etti.

Başbakan Binali Yıldırım, özel öğretimden faydalanmak için gereken engellilik oranını da aşağıya düşürdüklerini, yaş sınırını da kaldırdıklarını anlatarak, şöyle devam etti:

"Öğrenmenin yaşı, başı olmaz, 'Beşikten mezara kadar öğrenin.' diyor bizim dinimiz. Özel eğitim, okul ve kurumlarında öğrenim gören öğrencilerimizin okullara ücretsiz taşınmasını temin ettik. Halen 100 bin engelli öğrencimiz, okullara devlet tarafından götürülüp getiriliyor. Eğitim kitaplarını engelli kardeşlerimizin kullanabileceği şekle uygun hale getirdik ve ücretsiz olarak dağıtımını gerçekleştiriyoruz. Evde bakım uygulamasını başlattık ve bugün itibarıyla 500 binin üzerinde kardeşimize bu hizmeti sunuyoruz. Özel bakım merkezlerinin sayısı 5 kat arttı. Anneleri dinlendirmek için saatlik ya da bakım uygulaması da ayrıca veriliyor. Maaşlarda, sosyal haklarda, önemli iyileştirmeler oldu. Sosyal yardımlara kullanılan kaynağın bütçeden sosyal desteklere ayrılan kaynağı 15 yılda tam 27 kat artırdık, 27 kat. 1,5 milyardan 38 milyarın üzerine çıkardık. İş-Kur eliyle 15 yılda 366 bin kardeşimize, engelliye iş, aş sağladık. 2002'de 5 bin civarında devlette engelli çalışırken, bugün bu sayı 50 binin üzerine çıkmıştır. Tam 10 kat artıştan bahsediyoruz. Kendi işini kurmak isteyen kardeşlerimize karşılıksız destek veriyoruz. Bugüne kadar 800 engelli, devlet desteğiyle kendi işini kurdu."

Korumalı iş yeri projesinin başlatıldığına vurgu yapan Yıldırım, Manisa Organize Sanayi Bölgesi'nde ilk uygulamayı gördüklerini ifade etti. Yıldırım, çok güzel bir örnek olan bu projelerin sayısını bütün OSB'ye yaygınlaştıracaklarını dile getirerek "Ayinesi işdir kişinin lafa bakılmaz' işte rakamlar, örnekler ortada. İnşallah 2018'de 5 bin kardeşimizi tekrar işe başlatacağız. Biliyorsunuz, engellilerin torpille kayırmayla işe girmesi dönemini sona erdirdik, merkezi sistemle atama dönemini başlattık ve yeni bir düzenleme daha yaptık, engelli KPSS'ye girenlerin hakkı 2 yıla yanıyordu, şimdi 4 yıla kadar o puanınız geçerli olacak. Tekrar sınava girme ihtiyacı olmayacak, hayırlı uğurlu olsun." diye konuştu.

Engelliler için yapılan bu çalışmaların yeterli olmadığını, daha fazlasını yapmak için her türlü gayreti göstermeye devam edeceklerini anlatan Yıldırım, sağlıktan eğitime, sosyal hayattan, ulaşıma, iletişime kadar her alanda çok daha fazlasını yapacaklarını, çok daha güzel hizmetlere imza atacaklarını belirtti.

Başbakan Binali Yıldırım, engelli çocuğu bulunan anne ve babalara da söylemek istedikleri olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:

"Sizler, en yakınlarınızın engellerini kaldırmak için yeri geliyor kendinizden fedakarlık yapıyorsunuz, yeri geliyor onların gören gözü, işiten kulağı oluyorsunuz. Engelli yaşamın zorluklarını en yakından sizler hissediyorsunuz, sizler biliyorsunuz. Bizler engelli vatandaşların hayatını kolaylaştırmak için attığımız her adımın sizin de hayatınızı kolaylaştırmak olduğunun farkındayız, bilincindeyiz. Bahsettiğim bütün hizmetleri sizlerle birlikte ve aynı şuurda yapıyoruz. Sizler de müsterih olun, çünkü engellilerimizin canı gönülden seven, destekleyen Cumhurbaşkanınız var, Başbakanınız var, hükümetiniz var. Sizlerin canı bizim canımız, sizlerin cananı bizim cananımızdır. Muhabbetle ve sevgiyle bütün zorlukları engelleri beraber aşacağız, bundan hiçbir tereddüdüm yok." (AA)